Rusya krizinden sağlık turizmi etkilenmez

Rusya krizinden sağlık turizmi etkilenmez

  Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Rusya ile yaşanan uçak düşürme krizinin sağlık turizmini etkilemeyeceğini söyledi

30 Kasım 2015 - 09:17

 


Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Rusya ile yaşanan uçak düşürme krizinin sağlık turizmini etkilemeyeceğini söyledi. Abdullah Karakuş imzalı habere göre, Türkiye’nin sağlıkta dünya çapında çok başarılı olduğunu belirten Müezzinoğlu, “Suriye Hadisesi 5 yıldır ülkemizi etkileyen bir hadise. Ama sağlık turizmine ve sağlık hizmetlerimize olumsuz bir etkisini söyleyemeyiz. Körfez ülkeleri estetiğe, Avrupa ülkeleri göz ve onkoloji, Rusya onkoloji ve estetik için geliyor. Geçici olarak bir iki ay durağanlık olur ama işin tabiatı yani dere yatağında akar deniyor ya, dere yatağında akar. Türkiye’nin sağlıkta yaşadığı önemli bir başarı var” dedi.



Müezzinoğlu, şunları söyledi: “Sağlık alanında da hekimlerimizin bilgi ve tecrübe birikimi ile dünyanın en iyi hizmet sunan kadroları Türkiye’de. Avrupa’dan çok daha güçlü organ nakli yapılıyor. Estetikte çok iyiyiz. Tıbbi, sunum ve maliyet anlamında iyiyiz. Bölgenin en avantajlı ülkesiyiz. 3 saatlik uçuş mesafesindeyiz, 1,5 milyar nüfusa hitap ediyoruz. Bunun 1 milyonunu hedefliyoruz. Binde 0.75 demek bu da. Şimdi bu rakam Rusya ile Türkiye arasında şu mu olmuş bu mu olmuşu etkileyen bir rakam olmaz. Bir de tek bölgemiz Rusya değil. Yani Almanya’dan Balkan ülkelerinde, Körfez ülkelerinden gelen çok. 20 ülkeden bir tanesi ile olan sorunumuz.”

 

 

‘Türkiye güçlü bir ülke’

 

Müezzinoğlu, bakanlıkta ağırladığı Milliyet’in sorularına şu yanıtları verdi:

 

Rusya ile yaşanan son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

- Öncelikle tatsız bir hadise, keşke olmasa. Ama neticede Türkiye Cumhuriyeti ve hükümeti bağımsız ve güçlü bir ülke. Sınır ihlalleri olduğunda da kendi angajman kurallarını kendi iradesiyle kullanabilecek bir ülke. Uyarı yapılmasına rağmen ihlal oluyorsa tabiki dün gereği yapıldığı gibi yarın da böyle bir şey olursa gene gereği yapılır. Ama arzu edilir mi? Arzu edilmez. Ekonomik anlamda da siyasal anlamda da çok güçlü ilişkilerimiz olan Rusya ile bu sorunu da daha çok büyütmeden soğukkanlılıkla reel değerlendirmeler yaparak çözülmesi gerekir. Önümüzdeki kısa sürede de çözülebileceği kanaatindeyim.

 

Ticari anlamda tehditler geliyor, Rusya’da işadamlarını gözaltına aldılar...

 

- Bu süreçte kamuoyunun duygusal reaksiyonlarını ve olayın reel analizine kadar geçecek süreçlerde duygusal reaksiyonlar tepkiler olur. Ama ben sürecin yine sağduyu ile yönetileceği döneme kısa sürede geçileceği kanaatindeyim.

 

Son gelişmeler Rusya ile sağlık turizmini etkiler mi?

 

- Suriye hadisesi 5 yıldır bu ülkeyi etkileyen bir hadise. Temel projelerimize, sağlık turizmine ve sağlık hizmetlerimize olumsuz bir etkisini söyleyemeyiz. Bütün bu sorunlar hiç olmasaydı biz bugünkü noktadan çok daha iyi olabilir miydik, varsayım olarak olabilirdik tabii.

 

 

Estetik için geliyorlar

 

Sağlık turizmimiz ne aşamada? Ne için geliyorlar?

 

- 2014 rakamları yaklaşık 500 bin yabancı Türkiye’ye sağlık hizmeti almak için geliyor. Yaklaşık 3 milyar dolar Türkiye’ye hizmet karşılığı bedel ödüyor. Ama bu bizim memnun olduğumuz noktada mı? Hayır değil. Biz yılda yaklaşık 1 milyon yabancıya sağlık turizminde hizmet verebiliriz. 9-10 milyar dolar gibi bir gelir elde edebiliriz.

 

Yedi ülkede sağlık turizmi ofisleri açıyoruz. Buradan Türkiye’nin sağlıkta başarılı ve güçlü alanlarını yani organ naklinde hangi kurumlarımız güçlü, estetikte nereleri vb anlatacağız. Körfez ülkeleri mesela daha çok estetiğe geliyor. Avrupa daha çok göz ve onkoloji için geliyor. Rusya’dan onkoloji ve estetik için geliyorlar.

 

Son gelişmeler etkilemez mi diyorsunuz?

 

- Geçici olarak bir-iki ay durağanlık olur ama işin tabiatı, yani dere yatağında akar deniyor ya dere yatağında akar. Türkiye’nin sağlıkta yaşadığı önemli bir başarı var. Sağlık alanında da hekimlerimizin bilgi ve tecrübe birikimi ile dünyanın en iyi hizmet sunan kadroları Türkiye’de. Avrupa’dan çok daha güçlü organ nakli yapılıyor. Estetikte çok iyiyiz. Tıbbi, sunum ve maliyet anlamında iyiyiz.

 

Bir, kaliteyi iyi bulacak. İki, huzurlu ortamı bulacak. Sağı solu gezecek. Dönerken de ‘ben paramın bütün karşılığını aldım, helal olsun’ diyebilsin. Türkiye bu anlamda bölgenin en avantajlı ülkesi. 3 saatlik uçuş mesafesindeyiz, 1.5 milyar nüfusa hitap ediyoruz. Bunun 1 milyonunu hedefliyoruz. Binde 0.75 demek bu da. Şimdi bu rakam Rusya ile Türkiye arasında şumu olmuş, bumu olmuşu etkileyen bir rakam olmaz.

 

Bir de tek bölgemiz Rusya değil. Yani Almanya’dan, Balkan ülkelerinden, Körfez ülkelerinden gelen çok. 20 ülkeden bir tanesi ile olan sorunumuz. Tabii ki anlamsız bulmuyorum. Sorunun da biran önce biteceğine inanıyorum. Sağlık turizminde bizi en güçlü hale getirecek olan şehir hastaneleri projesidir. Bir-iki yıla ihtiyacımız var. 2017’ye geldiğimizde Türkiye sağlık turizminden 9-10 milyar doları elde eden ve 1 milyon yabancıya hizmet sunan bir noktaya gelecek.

 

 

 

‘Muhalefet milleti anlamıyor’

 

Muhalefetin tavrına nasıl bakıyorsunuz?

 

- Türkiye’nin temel sorunlarından biri de milleti anlayan ve milleti dert edinen bir muhalefet yok.

 

Yani muhalefet sorunu muhalefetsizlik sorunu. Reel, dünyayı okuyabilen bir muhalefetimiz ne yazıkki olmadı.

 

Muhalefet daha iyi çözüm önerileri üretebilmektir. Ama bizim böyle bir muhalefetimiz yok. CHP der ki, ‘Darbenin en ağır bedelini biz ödedik. Darbe Anayasasına en çok biz karşıyız’. MHP, ‘80 darbesinin en çok mağduru biziz’ der. Peki Ak Parti kurulduğundan beri yeni anayasa diyor. Gelin yapalım diyoruz ama yok.

 

 

 

‘MİLLETİN HUKUKUNU KORUYAN SİSTEM OLMALI’

 

Başkanlık sistemi olmalı mı?

 

- Türkiye’nin 1980 darbe anayasası nedeniyle bir sistem sorunu var. Öncelikle anayasa sorunu ve bu anayasadan kaynaklanan bir sistem sorunu var. Milletimiz bu anayasa ve bu sistem nedeniyle belirli aralıklarla çok bedeller ödedi. Sistem demokrasi ise millete bedel ödetmeyen milletin hak ve hukukunu koruyan, milleti geleceğe güvenle taşıyan bir sistem olmalı. Bunun en güçlü dayanağı anayasadır. Bu anayasa milli iradenin sağlıklı geleceğini koruyan bir anayasa olmalı. Bu sistemde bir tarafta cumhurun seçtiği Cumhurbaşkanı diğer taraftan milletin seçtiği bir milli irade. Burada bu sistem çatışan bir sistemdir. Bugün Ak Parti’nin çatışmıyor olması sistemin doğru olduğu anlamına gelmez. Bu sistem yanlış bir sistem. Bu sistemin biran önce milletin lehine milletin hak ve hukukunu koruyan bir sisteme dönüştürmemiz lazım.

 

 

 

‘Aile hekimi hafta sonu da çalışacak’

 

Sağlıkta yeni dönemde neler yapılacak?

 

- Yeni dönemde bizim en çok önemsediğimiz, Aile Sağlığı Merkezleri. Yeniden fiziki mekanlarını yapacağız. Vatandaşımızın karşısına aile hekimlerimizi cumartesi pazar da dahil olmak üzere 12 saatlik bir muhataplıkla çıkaracağız. Yani Sabah 8, akşam 8. Bunu aile hekimi sayısını önümüzdeki 2 yıl içinde 30 binlere çıkararak vatandaşımızı aile hekimi ile daha güçlü muhatap kılarak, koruyucu sağlık hizmetlerini daha iyi vermek istiyoruz. Bir de sağlık okur yazarlığı dediğimiz sağlık bilincini yükseltecek eğitim programlarını yapacağız.

 

Bu haber 421 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Tabiatın Hediyesi Mermer ve Patlatma Taş ile Evlerinize Şıklık Katın!
Tabiatın Hediyesi Mermer ve Patlatma Taş ile Evlerinize Şıklık...
Ev Aletlerini Verimli Kullanma Rehberi
Ev Aletlerini Verimli Kullanma Rehberi