Gayrimenkul sektöründe 16 yılı aşkın lider kadın yöneticilik geçmişinden sonra şimdilerde kendi birikimlerini dekorasyon ve kişiye özel mimari çözümler alanında değerlendiren Sevgili Pelin Kaleci konuğumuzdu. Kendisi ile Kadın olmayı ve özellikle iş hayatında başarının yolunu konuştuk. Sizlerinde yoluna ışık olacağına eminiz.
Türkiye’de iş hayatında başarılı bir kadın olarak gerek iş gerekse de sosyal hayatta kadının konumunu nasıl yorumluyorsunuz?
Özellikle Türkiye’de başarılı bir kadın olarak istikrarlı bir şekilde tutunmak ve kendini kanıtlamak zor. Eğitim seviyesi yükselen kadın, meslek edinme, moral, motivasyon, kişisel tatmin, bağımsız bir kişiliğe kavuşma, yeni sosyal ilişkiler içinde olma ve geleceğini güvence altına alma gibi nedenlerle işgücü piyasasına katılmaktadır. Bu bağlamda, yapılan araştırmalar son 20–30 yıllık dönemde özellikle gelişmiş ülkelerde kadınların işgücüne katılmalarında önemli artışlar sağlandığını göstermektedir. Ülkemizde kadın iş gücünün istihdama katılımını; eğitim, teknolojik gelişmeler, mesleki eğitim, ekonomik, sosyo-kültürel faktörler etkilemektedir.
Türkiye’de 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra hızla değişen ve gelişen toplumsal yapı, zayıf olanı korumaya yönelik sosyal hukuk devletinin gerçekleşmesini sağlarken “cinsler arası eşitlik” gibi kavramları gündeme getirmiştir. Bunun sonucu olarak ataerkil aile düzeni yerini, karı- kocanın güç ve otoritesine dayanan aile yapısına dönüştürmüştür. Aile reisi kavramı yerine aile üyeleri kavramı kullanılmaya başlanılmıştır. Böylece kadının ailedeki statüsü değişmiş, sorumluluk ve yetkileri artarak erkeğinkine eşit kılınmış ve kadınlar kendi sosyal güvencelerini kendileri çalışarak kazanmaya başlamışlardır.
Tüm dünyada olduğu gibi, kadınların çalışma hayatına katılması, ülkemizde de sanayileşmeye paralel olarak gelişme göstermiştir. Ancak, kadının ekonomik ve toplumsal hayatta yer almasının temeli, Cumhuriyet Dönemi’yle birlikte olmuştur. Cumhuriyet döneminde kadın işçilere yönelik ilk önemli sayısal veriler, 1927 Sanayi Sayımı sonuçlarıdır. Bu sayım sonuçlarına göre çalışan kadın oranı % 25,58’dir. Yani dörtten fazla işçi çalıştıran sanayi kuruluşlarında çalışan her dört işçiden biri kadındır.
Bana göre, Türkiye’de kadın çalışma oranları yükselse de, yeterli değildir. Umarım ilerleyen yıllarda hem hukuksal hemde sosyal eşitlik açısından gerekli düzenlemeler yapılır, gerçekçi ortamlar, koşullar daha net kadınlara sunulmaya başlar ve kadınların iş hayatına atılmalarındaki teşvikler kadınlarımızı daha fazla yüreklendirir.
Genç iş kadınlarına tavsiyeleriniz nelerdir?
Eğer hiçbir zaman hata yapmadıysanız, bu yeterince sıkı çalışmıyorsunuz anlamına gelir, hata yapmaktan korkmayın ve onlardan ders alıp daha güçlü bir şekilde yolunuza devam edin. Amacınızı gözünüzde canlandırıp risk alın ve ne olursa olsun yolunuzdan dönmeyin, hayırı cevap olarak Kabul etmeyin ve sizi yıldırmasına izin vermeyin. Ürününüzü piyasadaki diger ürünlerden farklılaştırmaya çalışın ve bu farklılığı müşterilerinize kanıtlayın.
Oturacağınız evi seçerken kriterleriniz neler olmuştur?
Ben oturacağım evi seçerken genellikle ışık almasına, inşaat kalitesine, iç planın kullanışlılığına, komşularıma ve fiyat değer analizi yaparak evimi adil bir fiyata almaya dikkat ederim.
İstanbul’da oturmak için hangi semti ve Yatırım yapmak için hangi semti seçersiniz?
İstanbul’da oturmak için daha çok merkezi bölgeleri tercih ederim, toplu ulaşıma yakın, Nişantaşı, Maçka, Etiler, Levent gibi, yatırım için ise şuan benim favorilerim fiyat almasına rağmen hala değer kazanacağını düşündüğüm Kemerburgaz ve karşıda Kirazlı var
Ev seçerken nelere dikkat edersiniz?
Eğer sıfır bir daire alıyorsam, brüt ve net farkına çok dikkat ederim, kat irtifaklı tapu verip vermediklerinden emin olurum. Eğer ikinci el bir ev alıyorsam; gayrimenkul üzerinde haciz ve/veya ipotek olup olmadığını öncelikle kontrol edip, o semtteki fiyatları iyice araştırırım
Ev satın alma kararında kadınların asıl karar mercii olduğunu düşünüyor musunuz?
Evet ev satın almada kadınların ciddi olarak asıl karar mercii olduğunu düşünüyorum. Özellikle Türk aile yapısında yuvayı dişi kuş yapar sözünden de yola çıkarak, bütçenin önemi kadar evin patronu olan kadının da seçilen evden mutlu olmasını sonrasında sürdürülebilir huzur ve düzen açısından çok önemli buluyorum. Kadınlar daha detaycı olduğu için, konutların her ayrıntısını dikkatle inceliyorlar. Mutfak kullanışlı mı, odalar yeterince büyük mü, konut planı doğru mu gibi detaylar kadınların daha çok dikkatini çekiyor. Tabi ailenin bütçesini de bildikleri için alım sürecine yön veriyorlar.
YORUMLAR