Posta köşe yazarı Tamer Heper, bugünkü yazısında kendisine yöneltilen ''eve haciz'' konulu soruyu yanıtladı. İşte, Tamer Heper'in yazısı...
Biz yurtdışında yaşıyoruz. Uzun vadeli taksit yapan bir firmadan ev eşyası almış, bedelini büyük çapta ödemiştik. Çok az bir borç kalmış ama buna karşın anormal bir taleple biz icraya verilmişiz ve yurtdışındaki evimize haciz gelmiş. Haberimiz yok. Böyle bir haciz olur mu? ● O.F.
Okuyucum alışveriş yaptığı firmanın adını vermiş. Ben şimdilik yazmıyorum. Belki bir ihtimal sulhen anlaşma olur diye. Firmalar bazen hata yapabiliyor ancak sonradan hatasını anlayıp telafi edebiliyor.
Ama bu arada yaptığım küçük bir araştırma ile de bu firma hakkında bu kabil şikayetlerin bulunduğunu da öğrendim.
Yine de tedbirli davranıp isim vermiyorum. Okuyucumun durumuna gelince; kendisi yurtdışında yaşıyor, buna göre de taksitlerini ödediğine dair elinde büyük ihtimalle makbuz olacak. Zira ödemelerin banka hesabına yapılmış olması kuvvetle muhtemel.
DOSYAYA BAKMAK LAZIM
İşte bu durumda kendisinden borcunun çok üstünde para talebine karşı yurtta, menfi tespit davası dediğimiz, borcunun bulunmadığına dair bir dava açması gerekecek. Zira her nasılsa bir icra takibi yapılmış, bu takip kesinleşmiş ve evine haciz gelmiş.
Böyle bir durumun olabilmesi için hakkında takip başlatılıp takibe dair kendisine tebligat yapılması ve tebligattan sonra da itiraz edilmemek sureti ile takibin kesinleşmiş olması lazım.
Malvarlığına haciz tatbik edildiğine göre de bu kesinleşme keyfiyeti gerçekleşmiş. Ancak kendilerine tebligat yapılmadan nasıl gerçekleştiğini ancak icra takip dosyasından öğrenebileceğiz.
Usulsüz bir tebligat olduğu ihtimali kuvvetli, bu durumda da icra mahkemelerine başvurmak gerekebilecek. Tabii ki okuyucuma “Yurda gel bu işlemlerle uğraş” diyemeyeceğim zira yapılacak tüm işlemler teknik.
Bu durumda yurtta bir meslektaşımla irtibata geçip bu işlerin hallini sağlaması lazım.
YORUMLAR