İnşaat sektöründe Türkiye’nin önde gelen markalarından Kuzu Grup, 75 yıldır yatırım yaparak istihdam yaratmaya devam ediyor. Tamamlanan 11.5 milyon metrekare inşaat alanı, 10 binin üzerinde çalışan ve yılda 5 bin konut üretimi kapasitesi ile Türkiye’yi dünya sahnesinde de temsil eden marka 1943 yılından bu yana 500’ün üzerinde proje gerçekleştirerek 100 bin konut üretti. Şirketin ve sektörün gündemini, gelecek hedeflerini Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Özen Kuzu ile konuştuk… Kuzu, ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi’ listesinde 130’uncu sırada yer alan şirketin hedefinde ilk 20 olduğunu söyledi.
- Kuzu Grup kuruluş hikâyesini anlatır mısınız?
Kuzu Grup, 1943 yılında babamız Abdülkerim Kuzu ve kardeşleri tarafından Siirt’te aile şirketi olarak kuruldu. 1940’lı yıllarda 18 tane sağlık ocağının yanı sıra hastane ve yatılı bölge okulları inşaatı yaparak büyümeye başlayan şirketimiz, Beşiri-Kurtalan, Diyarbakır-Silvan Karayolu’nun yapımını da gerçekleştirdikten sonra lojman ve benzeri inşaatlara devam etti. 90’lı yıllarda Ankara’ya gelerek ülke genelinde işler almaya başladık. 2003 yılından sonra gayrimenkul sektöründe yaşanan canlanma ile prestijli konut, gayrimenkul geliştirme alanına adım attık. Ankara’da Divan konutları ve Divan AVM, Park Vadi Evleri, Park Vadi Premium Evleri, Park Vadi Batı Evleri; İstanbul’da ise Spradon Quartz, Spradon Evleri, Spradon Residence, Spradon Kuleler, Spradon Teras Evler, Spradon Vadi Evleri projelerimizin yanı sıra, Halkalı Divan Residence gibi prestijli ve markalı projelere imza attık. 2010 yılında İran Mesken Meher ‘in ihalesini kazandık. 2013 yılında İran -Parand’da 20 bin konutun teslimini gerçekleştirdik. Cezayir’de de 21 bin 600 konutun inşasını sürdürmekteyiz.
- Bugüne kadar kaç proje tamamladınız?
1943’ten bu yana yurt içinde 30 ilde, yurtdışında ise Ortadoğu bölgesinde faaliyet göstererek 500’ün üzerinde proje, 100 binin üzerinde konuta imza attık. Tamamlanan 11.5 milyon metrekare inşaat alanı, 10 binin üzerinde çalışan ve yılda 5 bin konut üretimiyle Türkiye’nin ve dünyanın en büyük inşaat şirketlerinden olmaya devam ediyoruz.
- Devam eden projelerinizden bahseder misiniz?
Ankara’da Kuzu Effect ve Kumru Ankara, İstanbul’da SeaPearl Ataköy olmak üzere toplam 466 bin metrekare, İran - Tahran ve Cezayir’de ise toplamda 5 milyon 700 bin metrekare inşaat alanında çalışmalarımız aktif olarak devam ediyor. Ataköy sahilinde 2 etap halinde inşaatı devam eden 2.7 milyar dolarlık yatırım bedeline sahip SeaPearl Ataköy projemizde, 631 konuttan oluşan ilk etabın teslimlerini gerçekleştirdik. SeaPearl Ataköy projemizin 770 konutluk 2. etabı ise 2019’da tamamlanacak. Ankara’nın ilk Leed Gold projesi olan Kuzu Effect ve Kumru Ankara projelerimizin inşaatları ve satış çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Kumru Ankara Nisan 2018, Kuzu Effect ise Eylül 2018’de sahiplerine teslim edilecek. Yurt dışında İran ve Cezayir’de uydu kent projeleri inşa ediyoruz. Dünyanın tek kontratla imzalanan en büyük sosyal konut projesi unvanına sahip Mesken Meher - Pardis projemiz kapsamında ürettiğimiz 37 bin konutun inşaat çalışmaları sürüyor. Ayrıca İran’da 520 bin metreküp/gün kapasiteyle ülkenin en büyük atık su arıtma tesisini inşa etmekteyiz. Cezayir’de ise Blida, Reghaia ve Khemis El Khechna’da 21 bin 600 konutluk projelerimiz devam ediyor.
- Yeni yatırım planlarınız neler? Bir hedefiniz var mı?
2018 yılına hızlı bir giriş yapmayı hedefliyoruz. İstanbul’da SeaPearl Ataköy ile Ankara’da Kuzu Effect ve Kumru Ankara projelerimizin satışına devam edeceğiz. Bunun yanı sıra yeni arsa alanları üzerinde yeni projeler geliştireceğiz. İnşa ettiğimiz uluslararası projeler ile ENR listesinde 2015 yılından bu yana 21 basamak yükselerek ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi’ listesinde bu yıl 130’uncu sırada yer aldık. Hedefimiz ilk 20’de yer almak. Kuzu Grup olarak belirlediğimiz stratejik hedeflerimiz dahilinde yurtiçi ve yurtdışında devam eden projelerimizin satış ve inşaat çalışmalarına devam ettik. Bunun yanı sıra her geçen yıl başarılı bir grafik sergilediğimiz uluslararası inşaat sektörü dergisi ENR’ın hazırladığı ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi’ listesinde yeni yılda da Türk inşaat sektörü olarak fark yaratacağımızdan eminim.
Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda büyümesini sürdüreceğini ve 2023 yılında dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi içerisinde yer almasını hedefliyoruz ve bu hedefler doğrultusunda yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.
SEKTÖRÜMÜZ GEÇEN YILA FARK ATACAK
- Sektör yılı nasıl geçirdi ve 2018’de sektörü neler bekliyor?
Sektör 2017’ye hızlı bir giriş yaptı. 2017’nin ilk aylarında başlayan 20 yıl vadeli kampanyalar ve hükümetimizin konut alımında sağladığı kolaylıklarla gayrimenkulde hareketlilik sürmeye devam etti. Yabancıya vatandaşlık verilmesi, KDV indirimi, tapu harcı ve damga vergisi indirimi gibi düzenlemelerin bu yıla damga vurduğunu düşünüyorum. Sektör olarak 2017 yılını gerek büyüme gerekse konut satışı olmak üzere geçen yıla fark atarak kapatacağız. 2023 hedefimiz uluslararası müteahhitlik pazarından aldığımız payı yüzde 5’lerden yüzde 7’lere çıkarmak.
YORUMLAR