Bayram Aşçıoğlu ve oğlu Selahattin Aşçıoğlu'nun 1955'te Samsun Bafra'da tuğlacılıkla başlayan serüvenin, bugün Yaşar Aşçıoğlu ile devam ediyor... Birbirinden prestijli projelere imza atan Aşçıoğlu, şu anda da cazibe merkezi son zamanların tercih edilen lokasyonu olan Ataköy'de Selenium Ataköy ve Selenium Retro projelerine devam ediyor. Ailenin en küçük çocuğu olan Tuğçe Aşçıoğlu ise, İç Mimarlık eğitimi almış. Bu değerli ailenin üyelerinden Tuğçe Aşçıoğlu ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
1. Türkiye’de iş hayatında başarılı bir kadın olarak; gerek iş hayatı gerekse sosyal hayatta kadının konumunu nasıl yorumluyorsunuz?
Ülkemizde son yıllarda hane bazında artan okur yazarlık oranları sayesinde kadınların eğitim ve iş alanında daha aktif yer aldığını görüyoruz. Ailelerin de teşfiki ile birlikte artık kız çocukları daha fazla okula gidiyor, eğitim süreleri uzuyor, her biri üniversite eğitimlerini tamamlayıp yüksek lisans ve ikinci üniversite gibi akademik hayatlarını destekliyor. Gelişmekte olan hemen her ülkede olduğu gibi ülkemizde de bölgelere göre kadınların okur yazarlık ve istihdam konusunda sorunları devam ediyor. Bunun için devletten, sivil toplum kuruluşlarına ve özel sektöre kadar bütün alanlar kadınların eğitim ve iş hayatında yer alabilmeleri adına birçok projeye imza atıyor. Ciddi oranlarda başarı yakalayan bu projelerin sürdürülebilir olması kadının hem eğitim hem de iş hayatında aktif olarak yer alması adına hayatı önem taşıyor. Gerek sektörümüzün gerek sivil toplum kuruluşlarının ve resmi kurumların kadın istihdamı hakkında üzerlerine düşeni yapmaya devam etmeleri gerekiyor.
2. Kadın ya da erkek iş hayatındaki herkes zorluklarla karşılaşıyor. Sizin bir kadın olarak karşılaştığınız sorunlar nelerdi?
Geçtiğimiz yıllara oranla kadınların iş hayatında karşılaştıkları zorluklarda bir azalma söz konusu. Uzun zamandır şirketlerin benimsediği pozitif ayrımcılık artık etkin bir şekilde uygulanıyor. İş hayatında artık kadınlar da erkekler kadar karşılaştıkları zorluklarla başedebilecek deneyime ve çevikliğe sahip. Yalnızca bir kadının çocuğu ile birlikte aktif iş hayatının zorlu olacağı görüşündeyim. Onun dışında kadınlar birçok zorluğun üstesinden gelebilir.
3. Kadın olmanın artılarını hissettiğiniz durumlar oldu mu? Bu konuda neler anlatabilirsiniz?
Daha önce belirttiğim gibi pozitif ayrımcılık konusunda kadınlar iş hayatında belirli artılara sahip olabiliyor. Bazı durumlarda kadınlara gösterilen esnek çalışma saatleri, belirli günlerde Home Office çalışması ve benzeri avantajlar sunulabiliyor.
4. Genç iş kadınlarına tavsiyeleriniz nelerdir?
Özellikle genç yaşta profesyonel iş hayatına atılan kadınların yoğun çalışma saatlerine ve kariyer planlamalarında karşılaşabilecekleri engelleri nasıl yönetecekleri konusunda planlı olup mümkünse kendilerinden daha deneyimli kişilerden yardım almaları gerektiğini düşünüyorum. Genç iş kadınları için iş hayatlarındaki ilk yıllar oldukça önemli. Özgüvenleri ve azimlerini köreltmeden kariyer planlamalarında ilerlemeleri ve karşılarına çıkacabilecek her türlü sorunu kendi yararları doğrultusunda çözümlemeleri oldukça önemli.
5. Devletin kadın girişimcilere verdiği desteği yeterli buluyor musunuz?
Kadın girişimciler için uygulanan programlar elbette yurtdışına kıyasla ülkemizde gelişmeye ve giderek artmaya devam ediyor. Bu konuda hem bireyler olarak hem de profesyonel iş hayatının içerisinde yer alan iş verenler ve çalışanlar olarak daha çok yol katetmemiz gerektiğini düşünüyorum.
6. İş hayatındaki kadınların şikayetçi oldukları konulardan biri de kadın yöneticiler. Kadınların iş hayatında hemcinslerine zarar verdiği şeklinde bakış açısı mevcut. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Öncelikle genel kanı olarak nitelendirilen bu durumu tabu olarak yorumlayabiliriz. İş hayatında eğer profesyonel bir bakış açısına sahipseniz cinsiyetin herhangi bir önemi kalmaz. Tabii ki belirttiğiniz durumla sık karşılaşan bireyler mevcut ancak bu gibi durumlarda da karşıdaki kişinin olayı nasıl çözümlediği anlam taşıyor.
7. Gayrimenkul sektöründe kadın ve erkek bakış açıları arasındaki farklılıklar nelerdir?
Gayrimenkul sektörü genel anlamda daha erkek egemen bir sektör; ancak son yıllarda kadınlar da bu sektörde hızla yerini almaya başladı. Sektör geneli itibariyle kadınların estetik bakış açısının ve özellikle satış konusunda yararlı olan ikna kabiliyetleri ile erkeklerin sonuç odaklı yaklaşımlarının birleştiğini ve ortaya başarılı bir ekip çalışmasının çıktığını söyleyebiliriz.
8. Ev satın alma kararında bir kadın olarak etkili olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Gayrimenkul sektöründe genel hedef kitle içerisinde kadınların karar verici olarak ayrı bir yeri mevcut. Bu nedenle kadınların kesinlikle ev satın alma konusunda etkili olduklarını söyleyebiliriz.
YORUMLAR