Ses getiren başarılı etkinliklere imza atan dsm group’un Kurucusu ve Başkanı Alper Sesli, etkinlik endüstrisinde marka deneyimi ve tüketici deneyimini bir araya getiren “deneyim ekosistemini” kurgulayarak sektörde yeni bir kulvar açtıklarını kaydediyor. Bu kurguyla gerçekleştirdikleri başarılı etkinliklerin sadece Türkiye’de değil, dünya ülkelerinde de ilgi uyandırdığını ifade eden Sesli, çeşitli ülkelerden teklifler aldıklarını belirtiyor. Sesli, 2018 yılı itibariyle festival ihracının gündemlerinde olduğunu söylüyor.
Türkiye’nin önde gelen yaratıcı etkinlik ajanslarından dsm group’un Kurucusu ve Başkanı Alper Sesli, uzun yıllardan bu yana “marka deneyimi ve tüketici deneyimi”ni bir araya getirdikleri yepyeni bir etkinlik yapısını hayata geçirdikleri belirtiyor.
Etkinlik sektöründe “deneyim ekosistemi”
Alper Sesli, “marka ve tüketici deneyim ekosistemi” hakkında şunları kaydediyor: “Uzun yıllardır marka deneyimi ve tüketici deneyiminin bir araya geldiği yepyeni bir etkinlik yapısı üzerine çalışıyorduk. İsmini “deneyim ekosistemi” olarak adlandırdığımız; yaklaşımını, içeriğini, kurgusunu, öyküsünü her şeyini bizim temalandırdığımız yepyeni bir pazarlama platformu sunduk ülkemize. Burada tüketici ile markaların ortak deneyimlerinin yaratıldığı çoklu iletişim kanallarının bütünü devrede. Aynı anda hem dijital, hem analog, hem tat, hem görsel, hem işitsel, hem koku, hem bilgi bir arada. Geleneksel etkinlik ve 360 derece pazarlama esaslı teorileri aslında dönemin dışına ittik bu ekosistem ile. Tam da bu noktada deneyim ekosistemi ile gerek dünyada gerek ülkemizde yepyeni bir fırsat sunuyoruz reklam verene, markalara ve şirketlere. Ancak son yıllarda yapılan birçok organizasyon okul kermesini geçemeyen bir çizgide kalıyor. Bu bağlamda İstanbul Coffee Festival (İCF), Coffee Weekend (CW), İstanbul Comics & Art Festival (İCAF) çok yüksek etkileşim yakaladı tüketicisiyle. Bu da markalar için olağanüstü bir fırsat yarattı.”
Deneyim ekosisteminin iyi içerik, iyi bilgi paylaşımı, iyi markalar ve iyi eğlence unsurlarının bir araya gelmesiyle oluştuğunu kaydeden Sesli, bu alanda İstanbul Coffee Festival (İCF) örneğini vererek şunları söylüyor: “Bu konuda dünyanın önde gelen kahve üreticileri ve Avrupa’daki 3. dalga kahve markalarının da katılımını sağlayan İCF (İstanbul Coffee Festival) olağanüstü fırsatlar yarattı açıkcası. ilk festivalde kahve dükkanı olmayan bir marka bugün festivalle başlayan süreçte İstanbul, New York ve Dubai’de aynı marka ile kahve dükkanlarına sahip. İstanbul’da doğan bazı markaların uluslararası görücüye çıkması, işlenen çekirdeğin ithalatı değil katma değerli işlenmiş halde ihracatı konuşulur oldu. Küçük markaların binlerce yeni kahveseverle tanışmasına ve markalarını bu kitleye ifade etme şansını yarattı festival.”
2018’de dünya ülkelerine festival ihracı
Sesli, dsm group’un etkinlik endüstrisindeki bilgi birikimi ve tecrübesini dünya ülkelerine festival ihraç edecek konuma taşıdığını ifade ederek şunları söylüyor: “Dünyaya festival ihraç edecek güce sahibiz. Çeşitli ülkelerden talepler alıyoruz. Tek ihtiyacımız projeyi ayağa kaldıracak ciddi marka ve devlet destekleri. Bunlar için de çalışıyoruz. Her projemiz için isimleri dahil, bölgeleri, hatta olacağı yere kadar detaylı çalışmalarımız mevcut. Öte yandan, son iki yılda oyuncusu olduğumuz endüstrideki hızlı ekonomik çöküş, markaların satın alma yaklaşımları, vadeler, özsermaye erimesine bağlı dış finans maliyetleri, terör gibi birçok konu zaten şirketleri çok ciddi bir sınıra yaklaştırdı. Sektörü bırakan çok eski markalar var. Bu bağlamda yurtiçindeki kararlı tavrımız devam etmekle birlikte, yurtdışında iki destinasyon hariç diğerlerinde devlet desteği olmadan adım atmamız kolay gözükmüyor. Seçtiğimiz bu iki destinasyonla işe başlıyacağız 2018’de.”
YORUMLAR