Kur’an ve Sahih Sünnetten, Cinlerin Var Olduğunun Delilleri
Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
وَمَا خَلَقْتُ الْجِنَّ وَالْإِنسَ إِلَّا لِيَعْبُدُونِ
“Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.”
Zariyat 56
Cinler görülmeyen varlıklardır. Bizim, onları asıl mahiyet ve hüviyetleriyle görmemiz imkânsızdır! Bizler tarafından görülen, onların temessül etmiş şekilleridir. “Cin” kelimesinin kökünde mana olarak bir kapalılık vardır. Dolayısıyla cinler gözle görülemeyen latif yapılı varlıklardır. Bu husus, cinden ve şeytandan bahsedilen bir ayette Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Çünkü o ve kabilesi, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler!”
A’raf 27
Bu hakikatten dolayıdır ki cin taifesi ve şeytanlar, bizim onları göremediğimiz noktalardan bizi görürler. Hiç beklemediğimiz yerden, hiç beklemediğimiz bir anda ve hiç ihtimal vermediğimiz oyunlarla karşımıza çıkar ve zehirli oklarını bize saplarlar!
Zira şeytan, insanın içine girip her zaman onu avlamak için fırsat kollamaktadır. Ayrıca, cinlerin temessülünü de anlatan hadisiler vardır. Bunların temessül keyfiyetleri de çeşit çeşittir. Bazen bir insan, bazen de herhangi bir hayvan şeklinde görülebilirler.
Cinler de bizim gibi Allah’a inanmak, namaz kılmak, oruç tutmak ve zekât vermekle mükelleftirler. Cinler ve şeytanlar insana zarar verebilirler. Ancak istediği her insana zarar veremezler. İbadetten uzak yaşayan, günahlarla çok meşgul olan insanlara, cinler şeytanlar zarar verebilirler.
Cinler ve şeytanlar, insanların günahlarıyla açtıkları menfezlerden girer ve insanı çepeçevre kuşatırlar. Bu menfezler kapanmalıdır ki, onlar içeriye giremesinler ve insan da, onların şerrinden korunmuş olsun.
Eğer sen, bir kale gibi isen, bu kalenin kapıları açık olursa ezeli düşmanın elbette o kapılardan girecek ve senin vücut kaleni teslim almaya çalışacaktır. Eğer böyle bir akibete düşmek istemiyorsan, mutlaka günahlardan kaçınmalı, dikkatli bir hayat yaşamalı ve kalenin içten fethedileceğini de asla unutmamalısın.
Cinler ve şeytanlar, her çeşit günahı alet olarak kullanırlar. İçki, kumar ve fuhuş, onların sıkça kullandıkları aletlerdir. Bu günahları işleyenler, cinlerin şeytanların tuzağına düşmüş olurlar.
Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh) “Rablerine yaklaşmak için vesile ararlar...” İsra Suresi 57. ayet hakkında şöyle demiştir:
“İnsanlardan bir topluluk, cinlerden bir topluluğa köle oluyorlardı. Nihayet o cinler, İslâm Dini’ne girdi, o insanlar ise cinlerin dinine tutunup kaldılar.”
YORUMLAR