Okul sıralarında yıllarca dirsek çürüttünüz. İstediğiniz bölümü ya da okuyabileceğiniz en iyi alanı seçerek üniversiteye başladınız. Burayı da başarıyla bitirdikten sonra iyi bir iş bulacağınızı düşündünüz. Peki, sonra ne oldu? Büyük ihtimalle daha önce aklınıza hiç gelmeyen sorunlarla karşı karşıya kaldınız. Mesela, başvurduğunuz ilk işten olumsuz cevap aldınız. Tamam, dediniz. Herkes ilk denemesinde başarılı olmuyor ve umutla iş arayışına devam ettiniz. Bütün iş ilan sitelerinin müdavimi oldunuz. Aklınıza yatan her pozisyona başvurmaya başladınız. Ancak başvurduğunuz iş ilanlarının çoğundan geri dönüş alamadınız. Aldıklarınızdan ise genellikle “biz size döneriz” cevabını duydunuz.
Bazıları sizi ön görüşmeye çağırdı. Bazıları ise direkt olarak maille cevap verdi. Mülakata gittiğiniz ve “bu sefer kesin işi aldım” dediğiniz yerlerden de olumsuz cevap alınca, yeni mezun olmanın verdiği o heyecanın yerini hayal kırıklığı ve karamsarlık almaya başladı. O zaman neden dediniz? Bir iş bulamayacaksam neden bunca yıl okudum? Neden kimse beni işe almıyor? Bir yerlerde “dayım” olmadığı için mi? Eksik olan bir yönüm mü var?
Evet, pek çok yeni mezunun karşılaştığı bu durum ne yazık ki tamamen gerçek. Üniversite eğitimini tamamlayan, iş bulmak için her türlü özelliğe sahip olduğunu düşünen binlerce genç bugün işsizlik sorunuyla mücadele etmeye çalışıyor. Bir süre sonra gençler eğitim sistemine ve iş dünyasının acımasızlığına isyan etmeye başlıyor. Haksızlar mı? Hiç de değil! Ama bu asiliğin onlara bir şey kazandırmadığı da ortada! Çünkü iş dünyası da yeni mezunlar arasında en yeterli olan gençleri değerlendirmek zorunda. Yani akademik eğitim almış olmak bir mezun için yeterli nitelik değil. İş arayışında olanlar bir adım öne çıkabilmek için belli özelliklere sahip olmalılar.
İşte bugün bu özelliklerden bahsedeceğiz. Yani hem yeni mezunlar hem de kariyerinde iyi bir noktaya gelmek isteyen öğrenciler için dikkat edilmesi gereken noktaların üzerinde duracağız. Sizler de istediğiniz işi bulmak istiyorsanız, isyan bayraklarınızı indirmeli ve aşağıdaki önerilere kulak vermelisiniz. Çünkü o elinizdeki diploma tek başına hiçbir işe yaramıyor. Eğer söylediklerime katılıyorsanız, aşağıdaki önerilere mutlaka kulak vermelisiniz.
İşte yeni mezunların iş bulmak için dikkat etmesi gereken 5 nokta:
LinkedIn’e Kayıt Olun ve Diğer Sosyal Medya Hesaplarınıza Özen Gösterin!
İş bulmak için dikkat etmeniz gereken ilk şeylerden bir tanesi bu. Yani hala yoksa hemen bir LinkedIn hesabı açmalısınız! Çünkü günümüzde profesyonel amaçla kullanılan en iyi sosyal ağın LinkedIn olduğunu biliyoruz. Tabii burada profilinizi düzgün bir biçimde oluşturmanız ve etkileşime geçeceğiniz kişileri doğru seçmeniz gerekiyor. Profilinizde yer alan bilgilerin sizi en iyi biçimde anlatmasına ve ilgi alanlarınızın net olarak anlaşılabilmesine ayrıca dikkat etmelisiniz. Eğer bu konuda çok fazla bilginiz yoksa da sorun değil. İnternette küçük bir araştırma yaparak kendinize doğru bir hesap açabilirsiniz.
Buna ek olarak, diğer sosyal medya hesaplarınızdaki paylaşımlarınıza da dikkat etmeye başlamalısınız. Zira bugün pek çok şirket işe alım yaparken adayların sosyal medya hesaplarından faydalanmayı tercih ediyor. Bu nedenle artık gırgırı şamatayı bırakarak, sosyal medya hesaplarınızda şirketlerin ilgisini çekebilecek paylaşımlar yapmaya başlamalısınız. Yani bir bakıma profesyonel düşünmeye çalışmalısınız. Nasıl ki siz hiç tanımadığınız birinin sosyal medya hesaplarına bakarak neredeyse onun hakkındaki her şeyi öğrenebiliyorsunuz, şirketlerin de aynı şekilde araştırma yaptığını bilmelisiniz. Kaldı ki sosyal medya hesabınızın dışarıdan bakıldığında nasıl göründüğünü en iyi bilecek kişi yine sizsiniz. Bu nedenle bütün hesaplarınızı gözden geçirmeli ve uygun düzenlemeleri yapmalısınız.
İş Görüşmeleri için Hazırlıklı Olun!
Hemen yarın bir iş görüşmesine gitmeniz gerekmiyor. Ama reddedilmek istemiyorsanız, kendinizi gelecekteki görüşmeler için hazırlamaya başlamalısınız. Bunun için internette araştırma yapabilir, şirketlerin mülakatlarda sıklıkla sorduğu soruları inceleyebilirsiniz. Bu sorulardan kendinize bir liste hazırlayabilir, gerçek bir iş görüşmesindeymiş gibi sorulara cevap vermeye çalışabilirsiniz. Ailenizden ya da yakın arkadaşlarınızdan yardım isteyebilir ve bu küçük alıştırmalar sayesinde mükemmel bir iş görüşmesinin altyapısını hazırlayabilirsiniz.
Gelişmeyi Hayat Boyu Sürdüreceğiniz Bir Alışkanlık Haline Getirin!
Yalnızca diplomanıza güvenmek yerine, rakiplerinizle aranıza fark koyabilmek için kendinizi sürekli geliştirmelisiniz. İlerlemek istediğiniz alanla ilgili yeni şeyler öğrenmeli; seminerlere, konferanslara katılmalı, iş bulamadım diye yan gelip yatmamalısınız. Çünkü iş dünyası kendini geliştirmek için uğraş veren adayları tercih etmektedir.
Kaldı ki kendinizi sadece iş alanında geliştirmeniz de şart değildir. Sosyal sorumluluk projelerinde yer alarak, gönüllü olarak veya herhangi bir spor dalında kendinizi yetiştirerek de şirketlerin dikkatini çekmeyi başarabilirsiniz. Sonuçta değişikliklerden korkmamak ve her zaman daha iyisi olabileceğinize inanmak, size yalnızca iş bulmak konusunda değil, hayatınızın her alanında mutluluk getirecektir. İşte bunu hiçbir zaman unutmamalısınız.
En Az Bir Kez Yurt Dışına Çıkın!
Diğer bir deyişle, uluslararası ortamları görerek bakış açınızı geliştirin. Örneğin; halen okuyorsanız, ülkeler arası öğrenci değişimi yapan programlar sayesinde böyle bir deneyim yaşayabilirsiniz. Hem dilinizi geliştirmek hem de farklı kültürler tanımak size pek çok bakımdan fayda sağlayacaktır. Bunu iş arama sürecinde de yapabilirsiniz. Eğer imkanınız varsa yurt dışına çıkabilir, lisansüstü eğitiminizi burada tamamlayabilir ya da prestijli şirketlerde staj yapmak için uğraşabilirsiniz. Bu şekilde hem hayat boyu unutmayacağınız bir deneyim kazanmış hem de kariyeriniz için hanenize artı bir puan eklemiş olursunuz.
Çalışmaya Adapte Olmak için Uğraşın!
Örneğin, serbest zamanlı işlerde çalışmayı düşünebilirsiniz. Yeteneklerinize uygun bir alan belirleyebilir ve belki getirisi çok fazla olmayan, ama deneyim kazanmanızı sağlayacak bir işe yönelebilirsiniz. Ya da size uygun büyük şirketlerle iletişime geçerek onların bünyesinde staj yapmak istediğinizi belirtebilir, ilk etapta çok fazla para kazanmasanız bile CV’nize ekleyeceğiniz bir tecrübe edinmiş olabilirsiniz.
Belki bu dediğime karşı çıkıyor olabilirsiniz. “Ben o kadar sene getir götür işleri yapmak için mi uğraştım” diye düşünerek, stajyerliğe ya da basit işlere burun kıvırabilirsiniz. Ancak profilinize ne kadar çok deneyim, ne kadar çok referans eklerseniz iş bulmanız o kadar kolaylaşır. Hem belki de staj yaptığınız şirkette kendinizi göstererek, burada çok daha iyi yerlere gelebilirsiniz. İşte bu nedenle uzun vadede kazanacaklarınızı düşünmeli, gerekiyorsa bir müddet ayak işlerini (sizin düşüncenizle) yapmaya talim etmelisiniz.
Evet, yeni mezunların iş bulmak için dikkat etmesi gereken temel noktalardan böylece bahsetmiş olduk. Bu konulara gereken önemi verdiğinizde önünde sonunda istediğiniz işi alacağınıza inanmalısınız. Yani yapmanız gereken şey belki de bütün gün bilgisayarın başında oturup iş aramak değil, dikkatinizi başka yöne vererek kendinizi geliştirmektir. Kaldı ki muhtemelen aylardır iş arayarak bir sonuca ulaşamadığınızı düşünürseniz, farklı bir yöntemi deneyerek hiçbir şey kaybetmeyeceğinizi anlamış olmalısınız diye düşünüyorum. Yanılmıyorum sanırım, değil mi?
YORUMLAR